Bankacılık sektörü, 2021'de aylık ve yıllık bazda en yüksek
kârları gördüBankacılık Sektörü
Türk bankacılık sektörü, 2021 yılında 92,1 milyar lirayla
yıllık bazda rekor kâra imza atarken, aralıkta da 16,8 milyar lira ile tarihin
en yüksek aylık kârına sahip oldu.
Türk bankacılık sektörü, geçen yıl 92 milyar 83 milyon TL
net dönem karına ulaştı. Sektörün 2020 yılındaki kârı 58 milyar 503 milyon lira
seviyesindeydi.
2020 yılı ile karşılaştırıldığında kârdaki artış yüzde
57,4'e işaret etti. Böylece tüm zamanların en yüksek yıllık kârını elde eden
bankacılık sektörü, aylık bazda geçen yılın ilk iki ayında yeni tip koronavirüs
(Kovid-19) salgının süre gelen etkisiyle bir önceki yılın aynı dönemine göre
kârında düşüş yaşandı. Devam eden aylarda ise kârlarını artırmayı başaran
bankacılık sektörü özellikle son çeyrekte ciddi sıçrama yaptı.
Geçen yılın son çeyreğinde 35,1 milyar lira kâr elde eden
bankacılık sektörü tüm zamanların en yüksek çeyreklik kârına ulaştı. Geçen
yılın aralık ayındaki 16,8 milyar liralık kâr da tarihin en yüksek aylık kârı
olarak kayıtlara geçti.
BDDK verilerine göre 2020 yılında yüzde 11,4 olan sektörün
ortalama öz kaynak kârlılığı, 2021 yılında yüzde 15,3 seviyesine yükseldi.
Bankaların faiz geliri 641,5 milyar lira
Bankaların geçen yıl elde ettiği toplam faiz geliri 2020'ye göre yüzde 51,5 arttı. Geçen yıl sonu itibarıyla 641,5 milyar lira olan bankaların toplam faiz geliri, 2020 yılında 423,5 milyar dolar düzeyinde bulunuyordu.
Bankalar, 12 aylık dönemde kredilerden 443,1 milyar lira
faiz geliri sağladı. Söz konusu gelirin 96,9 milyar lirası tüketici
kredilerinden, 21,7 milyar lirası kredi kartlarından, 46,6 milyar lirası
taksitli ticari kredilerden ve 277,9 milyar lirası diğer kredilerden alınan
faizlerden oluştu.
Bankaların faiz gideri 376 milyar lira
Sektörün toplam faiz gideri, 12 ayda 2020'ye göre yüzde 80,2
artarak yaklaşık 376 milyar liraya ulaştı. 2020 yılında bankaların faiz gideri
toplamı 208,7 milyar lira düzeyinde gerçekleşmişti.
Geçen yıl bankaların mevduata ödediği faiz, yüzde 89,7 yükselişle 233,4 milyar liraya çıktı. Toplam faiz giderlerinin yüzde 62,1'i mevduata ve yüzde 8,5'i bankalara verilen faizlerden oluştu.
Bankaların net faiz geliri, geçen yılın aralık sonu
itibarıyla 2020'nin aynı dönemine kıyasla yüzde 23,6 artarak 265,6 milyar lira
oldu.
"Her faiz indirimi bankaların kârlılığını olumlu etkiler"
Konuya ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan
Econs Kurucu Ortağı ve ekonomist Ferhat Yükseltürk, bankaların en büyük
işlevinin fazla fonların fon ihtiyacı olanlara dağıtımı olduğunu söyledi. Bunun
için de bankaların belli bir öz kaynağa sahip olması gerektiğini belirten
Yükseltürk, "Bu öz kaynağı artırmanın birinci yolu kârlılıktır. Kârlılık
artmadığı sürece bankalar da fon fazlası olandan fon açığı olanlara kredi
akışını sağlayamaz. Bunu 2001 krizinde yaşadık. ABD ve Avrupa bunu 2008 küresel
finans krizinde yaşadı. Bankaların kâr etmesi ve öz kaynaklarını
kuvvetlendirmesi, ekonomik büyümenin sağlanabilmesi ve kredi hacminin
artırılması açısından oldukça önemlidir. Her ne kadar 'bankalar yüksek kâr
etti' denilse de bankalar kâr etmezse tüketiciler ve reel sektör istedikleri
kredilere ulaşamazlar." diye konuştu.
Yükseltürk, yapılan analizlerde ve değerlendirmelerde
bankaların öz kaynak kârlılığına bakmanın daha sağlıklı olacağına dikkati çekti.
Bankacılık sektörünün risksiz getiri olarak görülen mevduat
faizinin altında öz kaynak kârlılığı elde ettiğini söyleyen Yükseltürk, şunları
kaydetti:
"Uluslararası literatürde öz kaynak kârlılığı, dönem
net kârının ortalama öz kaynaklara bölünmesiyle elde ediliyor. Sektörün yüzde
15'in üzerindeki öz kaynak kârlılığı hem mevduat getirisinin hem de yıllık
enflasyonun altında. Son dönemde sanayi şirketlerinin öz kaynak kârlılığı daha
yüksek. Borsa İstanbul'da bankacılık endeksinde de bu durum görülüyor. 2013
yılı başından bu yana sınai endeksi neredeyse 5 kat artarken, aynı dönemde
bankacılık endeksinin getirisi ise TL bazında yüzde 10'un bile altında. kaynak:AA